İstanbul Arkeoloji Müzeleri

Tarih öncesi dönemlere ait belki de dünyadaki en zengin müze. Sadece Kadeş Anlaşmasını çıplak gözle görmek bile eşsiz bir deneyim. İstanbul’da ziyaret edilmesi gereken ilk 3 yerden biri. Müzenin sergileri oldukça modern ve başarılı.

İstanbul Arkeoloji Müzesi, dünyada müze binası olarak inşa edilmiş ender yapılardan biriymiş.. 1891 yılında ziyarete açılmış. Binaya dışarıdan bakıldığında merdivenli iki girişi ve sütunları var. Kendinizi sanki bir tapınağa gidiyormuş gibi hissediyorsunuz.Binanın sağ ve sol tarafında yer alan salonlarda çeşitli antik dönemlere ait bir çok heykel ve lahid görebilirsiniz. Salon duvarları o dönemi yansıtan resimlerle süslenmiş. Bence gezilmesi, görülmesi gereken müzelerden biri.

Şikayet edebileceğim tek şey eğer müze kartınız yoksa müze girişinde aşırı bekliyoruz!Yerli ve yabancı turist girişi ayrıştırılmalı.Türk vatandaşlarına kolaylık sağlanmalı.Benim müze kartım vardı ama ablama çıkartacağız diye güneşin alnında yaklaşık 1 saat bekledik. Ayrıca yoğun bir müze olmasına rağmen bilet satışında sadece bir kişi çalışıyordu. İkiz bebekler ve 11 yaşlarında bir çocuğumuz vardı. Güvenliğe sıradan geçebilip geçebilemeyeceğimizi söyledik Ben müdahale edemem!" dedi çekinerek. Sırada tek Türk neredeyse bizdik.Müzedeki tüm çalışanlar nazik ve iyiydi.Müze içindeki kafe fiyatı gerçekten çok pahalı! Filtre kahve kalmamıştı ve iki küçük espresso için müze kart indirimiyle 113 lira ödedim! Normal fiyatı ise 85-90₺ gibi bir şeydi. Resmen içime oturdu. Enerji içecekleri 90 lira gibi. Herşey uçmuş. Bunu gerçektrn yakıştıramadım...Neden turistlerin olduğu her noktada Türk vatandaşları için de zorlu bir fiyat politikası uygulanıyor?"

Müze kartla giriş yapılabiliyor. En az bir saatinizi ayırtmanız gereken bir müze. Sadece eserler hakkında değil o dönem hakkında bilgi alabileceğiniz bir müze. Ayrıca müzenin içerisinde bulunan ve kazı çalışmaları hakkında bilgi veren alan benim çok ilgimi çekti. Yazmama gerek var mı bilmiyorum ama aracınızla gelebileceğiniz bir konumda değil.

İstanbul, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle ünlü bir şehir. Bu muhteşem şehirde keşfedilecek çok sayıda yer var, ancak tarih meraklıları için en önemli duraklardan biri İstanbul Arkeoloji Müzesi'dir.İstanbul Arkeoloji Müzesi, 19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminde kurulmuştur. Topkapı Sarayı'nın bir parçası olarak inşa edilen müze, 1891 yılında ziyarete açılmıştır. İstanbul Arkeoloji Müzesi, üç ana bina ve birçok sergi salonundan oluşmaktadır: Arkeoloji Müzesi, Eski Şark Eserleri Müzesi ve Çinili Köşk.İlk olarak Arkeoloji Müzesi'ne adım attığımda, tarih öncesi dönemlerden Osmanlı İmparatorluğu'na kadar uzanan birçok eserle karşılaşacaksınız. Heyecan verici bir sergi, kahramanlar çağından Roma İmparatorluğu'na ve Bizans dönemine kadar uzanan birçok eseri görme imkanı bulacaksınız. Sergilenen eserler arasında taş eserler, heykeller, seramikler, metal objeler ve antik mezarlar gibi birçok farklı tür bulunuyor.İkinci durağımız, Eski Şark Eserleri Müzesi oldu. Bu bina, Orta Doğu ve Mezopotamya gibi bölgelerden getirilen eserleri sergiliyor. Babil Kulesi'nin ünlü bir replikası ve Asur Kralı II. Şalmaneser'in heykeli gibi etkileyici eserler burada yer alıyor. Orta Doğu'nun antik uygarlıklarına ve sanatına dair bu zengin koleksiyon, tarih meraklıları için gerçek bir hazinedir.Son olarak, Çinili Köşk'e geçtim. Bu güzel yapı, Osmanlı İmparatorluğu döneminde kullanılmak üzere inşa edilmiştir. İçerideki sergi salonları, Osmanlı dönemine ait çeşitli el yazmaları, minyatürler ve sanat eserleriyle dolu.İstanbul Arkeoloji Müzesi'ni gezerken, hem tarihi bir yolculuğa çıktığımı hem de farklı medeniyetlerin izlerini takip ettiğimi hissettim. Sergilenen eserlerin çeşitliliği ve değeri gerçekten etkileyiciydi. Ayrıca, müzenin mimari yapısı da dikkat çekiciydi. Müze bahçesinde dolaşmak da oldukça keyifliydi ve dinlenmek için harika bir yerdi.İstanbul Arkeoloji Müzesi'ni ziyaret etmek isteyenlere, en az yarım gün ayırmalarını öneririm. Müze oldukça büyük ve koleksiyonları gezmek zaman alabilir. Ayrıca, müze hakkında daha fazla bilgi edinmek için bir rehberden yardım almanız da faydalı olabilir.Sonuç olarak, İstanbul Arkeoloji Müzesi, tarih ve arkeoloji tutkunları için görülmesi gereken önemli bir noktadır. Bu müzede gezinirken, İstanbul'un zengin tarihini keşfetme fırsatı bulabilirsiniz. Eğer İstanbul'a seyahat ediyorsanız, bu müzeyi listenize eklemeyi unutmayın.

Müze kartı ile beklemeden giriş yapabilirsiniz, öğrenci müze kartı 30₺. Bu müze hariç yanılmıyorsam 10 tane yapıya müze kart ile giriş yapılabiliniyor. Eğer heykelleri, tarihsel yapıları görmek ve okumak istiyorsanız en az 2 saat ayırmanız gerektiğini düşünüyorum. Pazartesi günü gitmiştik kapanış saatine de yakın olduğu için her yeri gezme imkanımız olmadı. Kapanış saati 18.00. Antik Roma döneminden ve Yunan mitolojisine ait heykelleri ve yapıları görmek gerçekten çok etkileyiciydi. Yarım kalan gezimizi de tamamlamayı düşünüyoruz.

Genç müze kartıyla ücret ödemeden girdik. Çok güzel bir müze, Türkiye ve yakın çevresindeki uygarlıkların eserlerini görmek büyüleyiciydi. Çok evrensel bir şey beklemeyin. Genelde çevre uygarlıklardan oluşuyor, çok düzenli bir müze. Zaman nasıl geçti anlamadım.

Türkiye arkeolojisinin temelleri burası. Mutlaka gelip gezilmeli. Osman Hamdi bey tarafından yapılan dünyanın ilk müze örneklerinden birisi burası. O kadar çok arkeolojik eser varki insan kendinden geçiyor. Anadolu topraklarının barındırdığı binlerce yıldır birikmiş olan sanat eserlerinin hepsini bir arada görme fırsatınız oluyor. Özellikle gençlerimizin gidip mutlaka buraları görmesi gerekiyor. Buradaki eserler özellikle mermerler ancak bu kadar özenle işlenmiş olabilir

Zaten gidilmesi ve görülmesi gerekilen bir yer. Anlatamam ama siz görebilirsiniz. Müzekart geçerli. Ben en başta yerini bulamadım ama Gülhane Parkı iç yolundan gidiyorsunuz. Bol ağaç olduğundan sıcak günlerde bile soğuk hissediyorsunuz. Bahçesinde bir kafe var. Haftasonu can sıkıntısı ile uğranılacak bir yer. T1 tramvayının Gülhane istasyonunda inerseniz 5-6 dk içinde girebilirsiniz. Kalabalık değil. Olsa bile müze çok büyük. Bir şey fark etmiyor.

Türkiye'nin en değerli eserlerinin bulunduğu müzelerden birisi. Çok güzel düzenlenmiş. Neredeyse bölgenin tüm tarihini yansıtıyor. Hafta sonu erken saatlerde giderseniz çok kalabalık değil. Müzekart geçerli. Mutlaka gidilmesini öneririm. Aynı alan içerisinde Çinili Köşkü de ziyaret edebilirsiniz.