İstanbul Üniversitesi Tarihi Beyazıt Kapısı

Liseliler Üniversitesiye rahat giremez daha doğrusu üniversite öğrencisi dışında herkes herhangi bir üniversiteye rahat giremez. Ama herhangi bir liseye veya ortaokula çok rahat bir şekilde girilir demiyorum ama insanlar kapıda 2 saat bekletilmez. Biz lise projesi olarak üniversite üniversite geziyoruz ve eğitim ve eğitim arasındaki kapıyı aralamaya çalışıyoruz. Lise ve üniversite arasındaki köprüyü fazla buluyorum. İstanbul Üniversitesi belki konumundan belki de yapısından bilmiyorum ama bir lise öğrencisi olarak kolayca girebildiğimiz bir üniversite oldu. Şirin bir yerdi. Kapısı ahım şahım önünüzde heybetli dikiliyor. Korkuyorsunuz bu kapı da ne? diyorsunuz. İçerisi korkunç ego yatıştıran insanlarla dolu dehşetli bir yer mi? diyorsunuz. Ama öyle değil. Birkaç üniversite gezdik ve insanlar birbirleriyle gerek giysi gerek ego yarışında olduklarını hissediyorsunuz fakat burası hiçte öyle değildi kaldı ki biz Hukuk Fakültesi'ni gezdik siz düşünün. Fazla kalabalık durmuyordu her ne kadar en büyük anfiye sahip olsa da. Koridorlar çok boştu bi' ruhsuzluk vardı binada ama insanların fazla olduğu yerde mesela üniversitenin göbeğinde samimi bir ortam vardı. Üniversitenin yanında kütüphane, sahaf ve kapalı çarşının bir çıkış kapısı, tramvaylar, mağazalar vs. var. Güzeldi.

Kapıdan içeri baktığınızda gördüğünüz manzaranın fotoğrafını paylaşıyorum. Beş senem burada geçti, özlenen yıllar.

Her yanı ile tarih kokan bir üniversite olan İstanbul Üniversitesi'nin en büyük Kampüsü bu kapıda kimler geçmiştir kimler tarihi dokusu ile her zaman istanbul'a gelenlerin ziyaret ettiği bir yer Bu açıdan hiçbir şekilde görüntülenmemişti çok hoşuma gitti

Ana Kapı ve iki yanını çevreleyen İkiz Köşkler, Fransız Mimar Borgues tarafından İstanbul surlarının ana kapısı olan altın kapı için tasarlanmıştır. Ancak bunun yerine dönemin Harbiye Nezareti kapısı olarak kullanılmış ve tarihteki yerini Serasker Kapısı olarak almıştır. Anıtsal giriş kapısı, üç açıklıklı bir giriş takı şeklinde tasarlanmıştır ve sütun gruplarına oturtulmuş üç kemerden oluşmaktadır. Ortadaki kemer daha geniş, at nalı şeklinde ve yüksektir. Kemerin her iki yanında iki katlı kuleler bulunmaktadır.Büyük kemerin hemen üzerinde dönemin tanınmış hattatı Şefik Bey’in 1865 tarihli Cel-î Sülüs kitabesi görülmektedir. Yeşil zemin üzerine altın varaklı kitabenin orta bölümünde “Daire-i Umur-i Askeriye”, sağında Fetih suresinin birinci ayeti, solunda ise üçüncü ayeti bulunmaktadır.Beyazıt Meydanı’ndan yükselen bu görkemli kapıdan dünya tarihine yön veren yüz binlerce insan geçmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu'ndaki ilk Avrupa tarzı üniversite olarak kabul edilen Darülfünun'un doğrudan devamı olan İstanbul Üniversitesinin bazı birimlerinin temelleri İstanbul'un fethinin ertesi günü olan 30 Mayıs 1453'te Fatih Sultan Mehmet'in emriyle kurulan Sahn-ı Seman medreselerine kadar dayandığından okulun kuruluşu bu tarihe dayandırılır.[9] 1933 yılına kadar Darülfünun-ı Şahane, Darülfünun-ı Osmani ve İstanbul Darülfünunu adıyla eğitim veren kurum, 1 Ağustos 1933'te İstanbul Üniversitesi adını alır ve aynı yıl 18 Kasım'da Türkiye'deki ilk ve tek üniversite olarak eğitim hayatına başlar.[10]2019 yılında, Dünyanın en iyi 500 üniversitesi sıralamasına Türkiye'den giren tek üniversitedir.[11] İstanbul Üniversitesi dünyanın en iyi 500 üniversitesi arasında 2006'dan beri yer almaktadır.[12] Üniversite, aynı zamanda Asya Pasifik bölgesinin en iyi 100 üniversitesi arasındadır.

Osmanlı İmparatorluğu'ndaki ilk Avrupa tarzı üniversite olarak kabul edilen Darülfünun'un doğrudan devamı olan İstanbul Üniversitesinin bazı birimlerinin temelleri İstanbul'un fethinin ertesi günü olan 30 Mayıs 1453'te Fatih Sultan Mehmet'in emriyle kurulan Sahn-ı Seman medreselerine kadar dayandığından okulun kuruluşu bu tarihe dayandırılır.Darülfünun İstanbul Üniversitesi Kapısı ihtişamlı bir yapı.

Çok güzel Bir üniversite mimarisiyle tarihiyle ayrıca çok ihtişamlı bir girişi var Beyazıt meydanınına ayrı bir güzellik katmış

Tarihi ve simgesel durumu sebebiyle çok daha öne çıkarılması gereken bir yapı..

Fetih Suresi’nin birinci ayeti, “Biz sana apaçık bir fetih yolu açtık.” ve yine aynı sureden “Seni kıymetli bir zaferle destekledik.” ayetleri işlenmiş bulunan bu kapı 1800'lü yıllarda yapılmıştır